KÜSMEK NEDİR?

Yazar Eylül Buse Yaşar - 18 Ağustos 2022

Hayatımızda en az bir kere küsmüşüzdür birine. Daha doğrusu bizim için biri olan birine. Ailemize, arkadaşlarımıza ;bazen de kardeşim dediğimiz insanlara. Eşe, dosta, akrabaya…  Küsmenin kelime anlamı darılmak, gücenmek, konuşup görüşmez olmak, yüz çevirmek ve ilişkiyi kesmek gibi anlamlara gelmektedir. Ama nedir aslında küsmek? Neden küseriz? Nazım Hikmet’in bir şiiri vardır. Öyle güzel anlatmıştır ki küsmenin ne demek olduğunu, okuyunca küsmek istersiniz :

Küsmek nedir bilir misin?

Küsmek dürüstlüktür.

Çocukçadır ve ondan dolayı saftır,

Yalansızdır.

Küsmek “seni seviyorum”dur,

Vazgeçememektir.

Beni anlatır küsmek.

“Kızdım ama hala buradayım”dır, “gitmiyorum”dur, “gidemiyorum”dur.

Küsmek nazlanmaktır, yakın bulmaktır, “benim için değerlisin”dir.

Küsmek, “Sevdiğini söyle!”demektir, “Hadi anla!”demektir.

Küsmek umuttur, acabaları bitirmektir, emin olmaktır.

Yani, diyeceğim o ki:

Ben sana küstüm!

Küsmek nedir biz hiç bilmemişiz. Küsmeyi hep yanlış bilmişler çünkü. Küsmeyi kötü amaçlar için kullandıklarından biz de hep kötü olarak görmüşüz, öğrenmişiz. İnsanlar bazen bazı şeylerin değişmesini isterler. Bu değişimi de küserek sağlayacaklarını düşünürler. Bunu yaptıklarında akillarınca onları cezalandırırlar. Kendilerinden mahrum ederek onları terbiye ettiklerini zannederler. Ama bu yaptıkları hiçbir işe yaramaz. Gerçekten bir değişim istiyorlarsa biraz geri çekilmeden sonra konusmayi becerebilmeleri gereklidir. Ne olursa olsun karşınızdaki kişiye kendinizi anlatabilmeniz gerekir. Hissettiğiniz duyguyu ve gücendiğiniz veya kırıldığınız davranışını dile getirmelisiniz. Yani küsmek aynı zamanda anlamaktır. Küsen insan anlaşılmayı bekler. Her şey netlik kazandığında ne küslük kalır ne de kırgınlık.

İnsan sevdiğine küser. Bazen kızarız, üzülürüz, inciniriz… Bizi anlamadığını düşünürüz bazı insanların, onların bizi önemsemediğini, belki de saygı duymadıklarını… Ve onlardan uzak durmayı tercih ederiz. Elbette biz sevdiğimiz insanlara bazen alınabiliriz. Kırıldıysak eğer geri çekiliriz ve duygularımızla baş etmeye çalışırız. Bu yüzden bana göre küsmek aynı zamanda sessizliğin farklı bir boyutudur. Bir iletişim bozukluğudur ama aynı zamanda bir iletişim yoludur da. Anlayış beklemektir beni anla demeden. Beni kırdın ama ayrılamıyorum senden demektir. Zaten insan sevdiğini nasıl terk edebilir. Mesela hayata küsen insanlar hayatlarına son veremezler. Yaşamayı sevmeyi bırakmazlar sadece yaşamlarından zevk almaz olmuşlardır. Küsmek her kapıda sevmeye çıkar. İşte bu yüzden sevmektir aslında küsmek Nazım Hikmet’in de dediği gibi.

İnsan insana küser ama siz küsmeyi çok yanlış anlamışsınız. Küsmek bir bitiş değil de bir başlangıçtır. Küsmek belki özlemek, kavuşmaktır. İlgi beklemektir ya da anlaşılmak istemektir.  Ben burdayım, gitmiyorum, hadi gel özür dile demektir. Sevilmek istemektir. Küsmek beklemektir. Duyguların denize açıldığı bir teknedir bazen. Bazen de o teknenin geri gelmesini ummak, beklemektir. İşte küsmek böyle bir şeydir. Peki sen hiç küstün mü?